- İpek Sezer kimdir? Kendinizden bahseder misiniz? Ufuk Üniversitesi’nden hangi bölümden ve ne zaman mezun oldunuz?
25 Ağustos 1988 Ankara doğumluyum. Hem Uzman Biyolog hem de Laborantım. Bütün öğrenim hayatım Ankara’da geçti. Tam bir hayvan sever olmamın yanı sıra kitap okumayı, müzik dinlemeyi, dans etmeyi, belgesel izlemeyi de çok severim.
Ufuk Üniversitesi’nin Tıbbi Laboratuvar Teknikerliği Bölümü’ne 2007 yılında ek kontenjanlarda %100 burslu kazanarak girdim. 2009‘un haziran ayında da mezun oldum.
- Ufuk Üniversitesi’ni ve Tıbbi Laboratuvar Teknikleri bölümünü tercih etme sebebiniz nedir?
Her şeyden önce tabi ki iş imkânı olasılığını değerlendirerek tercih ettim.
- Lisans eğitimi sırasında staj imkânınız oldu mu? Olduysa bu imkânın size ne gibi getirileri oldu?
Elbette, hem dönem içindeki kendi hastane laboratuvarımızda hem de sene sonunda zorunlu olan ve hastane dışında başka kurumlarda ayarlanan stajlarımız oldu. Teorikte öğrendiklerimizi bu stajlar ile pratik yaparak pekiştirdik. Laboratuvarda çalışma koşulları nedir, elimize gelen numunelere ve o numuneleri çalıştıracağımız cihazlara karşı nasıl yol izlenir bunları öğrendik. Staj aşamasında eğer çalışkan ve işten kaçmayan bir stajyer olursanız staj yaptığınız kurumlar da bunu işe alım sırasında göz önünde bulunduruyor bu açıdan da önemli staj yapmak. Örneğin zorunlu stajlarımdan birini Kızılay Kan Merkezi’nde yapmıştım ve stajımın bitmesine yakın zamanda kurumdan iş teklifi aldım.
- Şu anki işiniz mezun olduğunuz alanla mı ilgili? Kendi alanınızda çalışıyorsanız, bu konuda bizi biraz bilgilendirebilir misiniz? Ufuk üniversitesinde okumanın alanda çalışırken, gerek teorik gerek pratik size ne gibi avantajları oldu?
Şu an Gazi Kimya firmasında İç Anadolu- Doğu Anadolu Bölge Satış Sorumlusu olarak çalışmaktayım. Ancak bu firmadan önce yaklaşık 8 yıl (5 yılı Ufuk’ta 3 yılı ise Liv Hospital’da olmak üzere) hastane laboratuvarlarında çalıştım.
Yaptığım işin temelinde laboratuvar cihazlarına hem günlük verilen hem de ayda bir kez verilen kalite kontrolün satışını ve satış sonrası desteğini sağlamak bulunuyor. Ama laboratuvarın ekmeğini yiyerek bu mesleğe geçmiş olmasaydım kesinlikle anlatılanlar ya da benden talep edilenler Fransa’nın Tarihi gibi gelebilirdi bana emin olun.
Ufuk Üniversitesi’nde okurken çok şanslıydım zaten üniversitenin ilk mezunlarıydık biz ve eğitime başladığımızda yani 2007’de eski Trafik hastanesi olan şimdiki yatan hasta binası bile inşaat halindeydi düşünün yani. Ayrıca Prof. Dr. Selda Demirtaş’tan, Prof. Dr. Levent KARACA’dan ve Prof. Dr. Konçuy MERGEN’den ders alarak mezun oldum. Hepsi de çok kıymetli hocalarım gerçekten. Ama her şey bir yere kadar size faydalı olur günün sonunda siz bu mesleği ne kadar yapmak istiyorsanız ya da severek yapacaksanız zaten o koşullarda kendinizi geliştiriyorsunuz. Çünkü sonuç verdiğiniz hastaların iyileşme sürecine ya da hastalığı her ne ise onun tanısının konmasında doğrudan etki edebileceğinizi görmüş oluyorsunuz.
- İş bulma sürecinde üniversitemizin ve okuduğunuz bölümün size sağladığı avantajlar nelerdir?
İlk iş yerim de zaten okulumun hastane laboratuvarı oldu. Yani teorik eğitimini aldığım hocalarım ile pratikte de çalışma şansım oldu bir de burslu okuduğum için kurumun ihtiyacı olduğunda (maaş da verdiler tabi ki bu sürede) okuduğum süre kadar hizmet etme durumum da vardı. Tabi ki mezun olduğumda hocalarım da bu şekilde talepte bulundular ve 2009 Ağustos Ayında çalışmaya başladım. Ama eğer hizmet etme durumum olmasaydı ve hocalarım da beni istemeselerdi Kızılay Kan Merkezi’nde işe başlamış olacaktım. Çünkü beni staj sırasında tanıdılar ve işe yarar eleman diye düşünerek bu teklifte bulundular.
- Ufuk Üniversitesi’nden almış olduğunuz eğitim kariyerinizi nasıl etkiledi?
Alanında uzman hocalarımdan aldığım eğitim bütün meslek hayatımı etkiledi. Çünkü sağlık sektöründesiniz ve hataya yer yok. İş prensibimi de bu sayede kazandım diyebilirim. Yani çoğu kez yemek molasında iken bile acil hasta var dendiğinde o yemeği bırakıp koşarak hasta çalışmaya gittiğimi bilirim ya da ne zaman çay içmek istesek o çay hep icetea’ye dönüşmüştür.
- Ufuk Üniversitesi Tıbbi Laboratuvar Teknikleri bölümünde halen okumakta olan öğrencilere veya yeni mezunlara neler tavsiye edersiniz?
Benim zamanımda gönüllü stajyerlik de vardı ama şimdi durum nasıl bilmiyorum en son kurumlar öğrencilerine sigorta yapmak ile yükümlüydü. Eğer şu an da böyle bir imkanları varsa gönüllü staj yapmak gibi kesinlikle yapmalarını tavsiye ederim kardeşlerime. 2 haftalık bile olsa (buna devlet hastaneleri de dahil) farklı kurumları ayarlayarak gidecekleri stajda hem ortam yapmış olacaklar kendilerine hem de işi öğrenecekler. Özel hastanelerde maalesef çalışma şartları daha zor ama size emin olun daha çok şey öğretiyor çünkü az eleman ile çok iş düşüncesindeler ve doğal olarak siz de bu sayede farklı işleri de öğrenmiş oluyorsunuz.
Tabi şimdiki zaman benim zamanım gibi iş bulmaya elverişli değil maalesef. Ben de okurken KPSS’ye girerek atanmak için çabaladım ama Ankara içinde puan çok yüksek ve atama çok az. Ankara dışını da kolay kolay kimse istemiyor. Ama bunları düşünerek umutlarını tüketmesinler çünkü laboratuvar mesleği sadece laboratuvardan ibaret değil. Arka planda hem cihaz firmaları hem de kit üretici firmaları da var bunlarla görüşerek de şanslarını arttırabilirler.
B sınıfı ehliyeti alıp İngilizceyi de öğrenmelerini tavsiye ederim.
Kan Bankası için de şanslarını deneyebilirler çünkü orası da Transfüzyon sertifikasını alan kişiler için güzel bir gelir kaynağı oluyor. Risk oranı laboratuvara göre elbette daha fazla ama bu kimseyi caydırmasın sonuçta eğer bugün işinizi düzgün yapıyorsanız, vicdanınız rahat çalışıyorsanız iyi niyetle çalışıp her şeyi başarabilirsiniz.